Tutak’ta kardeşlik sofrası iftar programı
Ağrı’nın Tutak İlçesinde Kaymakamlık tarafından düzenlenen “Kardeşlik Sofrası” iftar programında vatandaşlar ile protokol üyeleri bir araya geldi.
İftar programına Ağrı Valisi Musa Işın, Tutak Kaymakamı Ramazan Kendüzler, Vali Yardımcısı Mehmet Soğukpınar, Özel İdare Genel Sekreteri Erhan Tenekeci, İl Müftüsü İbrahim Gemici, Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürü Aziz Sinan Alp, diğer kurum müdürleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.
İftar öncesi konuşan Ağrı Valisi Musa Işın, “Burada huzur içerisinde yaşadığımıza şükretmemiz lazım. Hakikaten Ağrı, havası, serinliği ve insanları ile güzel ve huzurlu bir yer. Bunun kıymetini bilmemiz lazım. Allah bu ramazanın feyzini ve bereketini hepimizin üzerinden eksik etmesin. Güzel bir aydayız. Mübarek bir aydayız huzur içerisinde yaşıyoruz. Çok şükür tutak ilçemiz huzur içerisinde sizlerle beraber, polisimizle, askerimizle, kaymakamımızla, idaremizle çok şükür tutak huzur içerisinde yaşamaya devam etmektedir. Huzuru korumaktadır. Allah huzurumuzu bozmasın” diye konuştu.
Devlet tarafından yapılan yatırımlardan bahseden Vali Işın, Ağrı’da 2 katrilyon 800 milyar liralık yatırımın devam ettiğini belirterek, “köy yollarımızı sıcak asfaltla kaplıyoruz. Su ihtiyacı olan her yerde şebekeler düşenmiş ve büyük bir çoğunluğunun ihtiyacına cevap verilmektedir. Sadece cazibeli su isteyen bazı yerlerin eksiği zaman içerisinde çözülecektir. Devletimiz fakirine sahip çıkmaktadır. Bakın belki duymuşsunuz ya da benden yeni duyacaksınız. Ben burada göreve başladığımdan beri diyorum ki; aç olan varsa sorumlusu benim, hiç kimse aç yatmayacak, hiç kimse aç gezmeyecek. Eğer bir vatandaşımız aç yatıyorsa ben vali olarak evimde tok yatamam. Bunun vebali bana aittir. Sağlık konusunda bir sıkıntınız varsa, eğitim konusunda bir ihtiyacınız varsa biz yanınızdayız” ifadelerinde bulundu.
Çocuklarımıza sahip çıkalım
Devletin çocukların okuması için çaba gösterdiğine değinen Vali Işın, “diğer taraftan çocuklarımızı kendi emellerine alet etmek isteyenler var. Çocuklarımıza sahip çıkmamız lazım. Allah bizleri eşrefi mahlûkat olarak, yani yaratılanların en şereflisi olarak yaratmış. Peki, bizim ne yapmamız lazım. Bir insan adam öldürmeyecek, araç yakmayacak, yol kesmeyecek, Türk’ün Kürdün çocuğunu dağa götürmeyecek. Ölüme mahkûm etmeyecek. Başkalarının hesabına bu insanların kızını, kadınını dağa götürmeyecek. Öyle değil midir? İnsanlık bunu gerektiriyor. Allah’ta öyle diyor. Bak ramazan ayındayız oruç tutuyoruz. İnandığımız taptığımız kendisi için oruç tuttuğumuz Allah bize diyor ki; insanları öldürmeyin eşkıyalık yapmayın, haydutluk yapmayın, toplumu huzursuz etmeyin, fakir fukaranın ekmeğine, dinine, namusuna göz dikmeyin. İnandığımız Allah bunu söylüyor. Biz şimdi Allah’ın dediğini mi yapacağız yoksa haydutların, anarşistlerin dediğini mi yapacağız. Biz Allah’ın, peygamberin peşinden mi gideceğiz yoksa eşkıyanın namussuzun peşinden mi gideceğiz. Eğer biz Allah’ı bırakırsak, biz peygamberin yolunu bırakırsak, haydudun, eşkıyanın, hırsızın, namussuzun peşinden gidersek emin olun hiç birimiz huzur bulamayız. Bunu bilesiniz. Allah bizi bir sefer yaratmıştır. İkinci bir sefer dünyaya gelme şansımız yok, bizi yanlış yola sevk edenlerin peşinden gitmeyeceğiz değerli kardeşlerim. Biz insanlık için doğru olanı yapacağız” şeklinde konuştu.
Allah Milliyetçiliği yasaklamıştır
Ne Türkçülüğün, ne Kürtçülüğün, ne Arapçılığın kısacası milliyetçiliğin İslamiyet’te yerinin olmadığına vurgu yağan Vali Işın, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Kürtçülük perdesi altında vatanımız bölmeye çalışan, askerimizi, polisimizi, fakir fukarayı, Türk-Kürt demeden öldürenler bizden değildir. Onları reddediyoruz. Bakın değerli kardeşlerim bir terör örgütü destek almadan bir hafta yaşayamaz. 32 yıldır bu terör örgütü bu topraklarda Türküyle Kürdüyle herkesi öldürmektedir. 32 yıldır sen kimden destek alıyorsun. Bu soruyu kendimize soralım. Bakın şu anda İŞİD denilen bir bela var. Sözüm ona güya Müslüman. Ama Müslümanları öldürüyor. PKK da kürdüm diyor Kürtleri öldürüyor. Daha geçen gün Diyarbakır’da 17 tane kürdü öldürdüler kendi köyünde. Cesetleri dahi bulunamadı. Haksız yere öldürdüler onları. Bir muhtarı arabasında yakarak öldürdüler. Diyarbakır’da karne alan Kürt çocuklarının üzerine bomba attılar. 1984 yılında Eruh’ta, Şemdinli’de, Pervari’de Kürt köylerini basarak eylemlerine başladılar. 40-50-60 kişiyi evleriyle beraber yakarak öldürdüler. Bunlar başkası adına hareket eden taşeron bir örgüttür. Tabii ki diyecekler biz sizin adınıza yapıyoruz, ya ne diyecekler. PKK’nın bu bölgede bu millete bu Kürtlere yaptığının binde birini başka bir millet başka bir örgüt başka bir devlet yapmış olsaydı, emin olun siz ben hepimiz tüfeğimizle, topumuzla, taşımızla, neyimiz varsa bunlarla mücadele ederdik. Diyorlar ki biz sizin için yapıyoruz değerli kardeşlerim külliyen yalandır. Yalan söylüyorlar. Yalancılık bunların tabiatının bir parçası haline gelmiştir.”
Vali Işın, “Kürt çocuklarını kandırarak dağa götürenler, onları öldürtenler, sonra da cenazelerine gelip başsağlığı diliyorlar. Sanki bu çocukları kendileri götürmemiş gibi. Bunun sorumlusu kimdir. Bunları biz direneceğiz diyerek kandıranlardır. Ama kendi çocuklarını en iyi okullarda okuturlar. Onlara bir şey olmaz. Bizim bunun farkına varmamız lazım. Bizim uyanık olmamız lazım. Başkalarının emellerine hizmet etmek için çocuklarımızı kandıranların karşısında, çocuklarımıza sahip çıkmamız lazım” diye konuştu.
İftar yemeği sonrası programa katılanları tek tek tokalaşarak yolcu eden Vali Işın, daha sonra bir kahvehanede vatandaşlarla çay içerek sohbet etti.
